Afaki : (Arapça) 1. (sıfat) Gereksiz, önemsiz (söz).
"Biraz afaki sohbetten sonra oradan kalktık." - Ahmet Rasim
2. (sıfat) Bir kaynağa dayanmayan, hayalî olan.
* * * * *
Kelime Kökeni :
Arapça fḳ kökünden gelen āfāḳ "1. ufuklar, evren, dünya, 2. felsefede enfüs zıddı, dış dünya, objektif alem" sözcüğünden +ī ekiyle türetilmiştir. Bu sözcük Arapça ufḳ “ufuk” sözcüğünün afˁāl vezninde çoğuludur.
Benzer sözcük afak.
Tespit edilen en eski Türkçe kaynak :
[Aşık Paşa, Garib-name, 1330]
pes ne kim āfāḳ içinde yazludur / cümle bu nefsüŋ içinde gizlidür
[III. Murad, Kitâbü'l-Menâmât, 1590]
cemˁi meşāyiχuŋ ḳavli [tüm şeyhlerin sözü] gāh āfāḳī [objektif] gāh enfüsīdür [sübjektif]
Yeni Osmanlıca: afaki [Şemseddin Sami, Kamus-ı Türki, 1900]
āfāḳī: Havai, lüzumsuz ve ehemmiyetsiz söz. (Arabca āfāḳ ism-i cemˁine yayı nisbet ilhakıyla teşkil edilmiş galat tabirdir.)
{ಠ,ಠ}
|)__)
-”-”-
not: gif, giphy.com' dan alıntıdır.